ilisuluk Köyü Forum
ilisuluk foruma hoşgeldiniz...Kayıtlı kullanıcı adınızla giriş yapın,kayıtlı değilseniz üye olmak için tıklayın.Bazı linkler üye olmadan görünmez ve foruma üye olmadan mesaj yazamassınız...Radyo sayfamızı ziyaret ederek hem müzik dinleyip hem sohbet edebilirsiniz.Bize ulaşmak için eposta adresmiz: ilisulukhaber@gmail.com

Join the forum, it's quick and easy

ilisuluk Köyü Forum
ilisuluk foruma hoşgeldiniz...Kayıtlı kullanıcı adınızla giriş yapın,kayıtlı değilseniz üye olmak için tıklayın.Bazı linkler üye olmadan görünmez ve foruma üye olmadan mesaj yazamassınız...Radyo sayfamızı ziyaret ederek hem müzik dinleyip hem sohbet edebilirsiniz.Bize ulaşmak için eposta adresmiz: ilisulukhaber@gmail.com
ilisuluk Köyü Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Darende Tarihi ve Darende Temettuat Defterleri Külliyatı

Aşağa gitmek

Darende Tarihi ve Darende Temettuat Defterleri Külliyatı Empty Darende Tarihi ve Darende Temettuat Defterleri Külliyatı

Mesaj tarafından yorumcu44 Salı Ağus. 11, 2009 1:08 am

Prof. Dr. Ahmed Akgündüz

Dünya tarihinin en büyük ve ihtişamlı devletlerini kuran milletimiz, Orta Asya’dan Anadolu’ya yıkılmaz bir kültür ve medeniyet mirası teşekkül ettirmiştir. Şüphesiz bu miras, insanımızın halihazırda ve gelecekte sığınağı ve koruyucusu olmaktadır. Bundan da öte gelecek nesillere bırakılan en değerli güç kaynağı olacaktır.

Anadolu’nun zengin tarihi mirasına sahip yerlerden biri de Darende şehridir. Köklü bir tarihi, kültürel birikimi ve yetişmiş insan unsuru ile temayüz eden Darende, özellikle Osmanlı döneminde yetiştirdiği paşalar, devlet adamları, alim ve mutasavvıfları ile ünlenmiş, bu vasfını Cumhuriyet döneminde de devam ettirmiştir. Söz konusu özelliği ile Anadolu’nun irfana açılan pencerelerinden biri olmuştur.

Darende tarihi hakkında şimdiye kadar köklü ve geniş kapsamlı bir çalışma yapılamamıştı. Bu konuda Darende Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı ve Osmanlı Araştırmaları Vakfı’nın işbirliği ile Osmanlı Araştırmaları Vakfı bilim heyeti tarafından “Darende Tarihi” ve “Darende Temettuat Defterleri” adlı iki ayrı çalışmadan oluşan üç ciltlik bir külliyat hazırlanmıştır. Darende Belediyesi ve Es-Seyyid Osman Hulusi Efendi Vakfı tarafından 15 Haziran 2002’de düzenlenen 3500 kişinin katıldığı bir sempozyumda ise her iki eserin takdim ve tanıtımı tarafımızdan yapılmıştır. Eserleri bilim ve fikir alemine takdim ediyoruz.

I- DARENDE TARİHİ

Takdime konu olan “Darende Tarihi” adlı eser, Anadolu’nun irfana açılan kapısı Darende’nin, ilk çağdan Cumhuriyet dönemine kadar uzayan tarihidir. Bu tarih, küçük bir kazanın değil, bir bakıma Anadolu’nun tarihidir, muhteşem bir mazinin tarihidir. Darende tarihi, her türlü kaydın tutulmasının gelenekselleştiği uzun Osmanlı asırlarından bize intikal eden dokümanlar içerisinde Darende ile alakalı zengin belge birikiminden azami istifade ile birlikte, yerinde yaptığımız tetkiklerin ortaya koyduğu neticelerden genişçe istifade edilerek hazırlanmıştır. İnceleme alanı geniş bir zaman aralığını kapsadığından ve bölgenin bütün hususiyetleri üzerinde yoğunlaştığından, kullanılan kaynaklar sadece yazılı belge ve kalıntılara münhasır kalmamıştır. Kaynaklar arasında yazılı resmi ve özel belgeler, kalıntılar ve kitabelerin yanı sıra şifai (sözlü) bilgilere de müracaat edilmiştir. Eser’in kaynakları ve içeriği hakkında aşağıda iki bölüm halinde bilgi verilmiştir.

A- Eserin Kaynakları

1- Osmanlı arşiv belgeleri bu çalışmanın ana kaynaklarından birini oluşturmaktadır. Devletin resmi dokümanları niteliğindeki bu belgeler Başbakanlık Osmanlı Arşivi, Kuyud-ı Kadime Arşivi, Şer’iye Sicilleri Arşivi, Topkapı Sarayı Arşiv ve Müzesi ve Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi’nde bulunmaktadır. Başta Tapu-Tahrir Defterleri olmak üzere bölge kanunnameleri, vakfiyeler, şikayet, mühimme, ahkam, sicil-i ahval defterleri, çeşitli defter serileri, fermanlar, hatt-ı hümayunlar, iradeler ve daha bir çok arşiv belgesinden genişçe istifade edilmiştir. 19. yüzyıl salnameleri, idari teşkilat ve kadrosu açısından faydalı olmuştur.

2- İkinci kısım kaynaklar ise, tarihlerdir. İlkçağa ait yapılan araştırmalar incelenerek Darende’nin bu dönemlere ait tarihi gelişimi ele alınmıştır. İslami dönemler için İslam tarihi temel kaynaklarına ve bu dönemlere ait inceleme eserlere azami derecede müracaat edilmiştir. Taberî’nin Tarih’ül-Ümem adlı dev eseri, İbnü’l-Esîr’in El-Kâmil fi’t-Târîh, Ebû’l-Ferec’in Tarih, Ahmed bin Ali el-Kalkaşandî’nin Subhu’l-A’şâ, El-Belâzurî’nin Fütuhu’l-Büldan, İbn Hacer el-Askalânî’nin İnbâu’l-Ğumr bi Enbai’l-Umr, İbnü’l-Kesîr’in (Ebû’l-Fidâ) El-Bidaye ve’n-Nihaye, İbnü’l-Verdi’nin Tarih, Yâkût bin Abdullah el-Hamevî’nin Kitâbü’l-Mu’cemü’l-Buldân adlı eserler bunlar arasında yer almaktadır.

3- Klasik Selçuklu ve Osmanlı tarihleri de dahil olmak üzere, Osmanlı dönemine ait yazma ve matbu eserlere de azami ölçüde müracaat edilmiştir. Başta Süleymaniye Kütüphanesi ve Darende’deki özel ve resmi kütüphaneler olmak üzere pek çok yazma kütüphaneler taranarak bölge ile alakalı belge ve bilgiler gün yüzüne çıkarılmıştır. Bunlar arasında Osmanlı vakayinameleri, seyahatnameler ve hatıratlardan azami derecede istifade edilmeye çalışılmıştır. İbn-i Bîbî’nin Anadolu Selçuklu Devleti Tarihi, Aşık Paşazade’nin Tevarih-i Al-i Osman, Anonim Tevarih-i Âl-i Osman klasikleri, Diyarbekirli Said Paşa’nın Miratü’l-İber, Sahaflar Şeyhizade Esad Efendi’nin Tarih, Esterabadî’nin Bezm ü Rezm, Âlî’nin Künhü’l-Ahbâr, Cevdet Paşa’nın Tarihi ve diğer eserleri, Hüseyin Hüsameddin’in Amasya Tarihi, Darende vakıfları konusunda Hüseyin Vâmık Şükrü Bey’in sekiz ciltlik Tarih-i Evkaf-ı Ümem adlı eseri incelenen eserlere birkaç örnektir. Şemseddin Sami’nin, Kâmus’ul- A‘lâm ve Mehmed Süreyya’nın Sicil-i Osmanî’si başta olmak üzere ansiklopedik ve coğrafi bilgiler sunan diğer bir çok eser de gözden geçirilmiştir.

4- Ayrıca özel şahıslarda bulunan belgelere, yazma eserlere vb. dokümanlara müracaat edilmiş ve değerlendirilmiştir. Kalıntılar ve bunların varsa kitabeleri, mezar taşları, tarihi ev ve konaklarda bulunan yazılar, kitabeler bu çerçevede ele alınmıştır.

5- Sözlü kültür ve geleneğin, yazılı kültürün kaynağı ve bir o kadar da dikkate alınması gerektiği düşüncesiyle sözlü kültüre de yer verilmiş ve şifai (sözlü) bilgilerden gereğince istifade edilmeye çalışılmıştır.

6- Darende ve çevresi ile alakalı olarak günümüzde yapılan inceleme ve araştırmalar, akademik düzeyde yapılan lisan, mastır ve doktora tezleri, mahalli düzeyde kalan yayınlar incelenmiş, bölgenin sosyal ve kültürel tarihi konusuna ağırlık veren Somuncu Baba Kültür Edebiyat ve Araştırma Dergisi gibi çalışmalardan faydalanılmıştır.

7- Cumhuriyet dönemi incelenirken sağlam kaynaklar esas alınmıştır. Bir çok konuya ve özellikle kurumlara ait bilgilere DİE ve diğer resmi kurumların verilerinden ulaşılmıştır.

8- Kültürel unsurlar, şahıs biyografileri vb konularda yazılı kaynaklara olduğu kadar sözlü bilgilere de müracaat edilmiştir. Kısaca, Darende Tarihi adlı eser birinci derecede kaynaklara inilerek hazırlanmış, diğer kaynak ve çalışmalar ise ihmal edilmemiştir.

B- Eserin Mahiyeti

Darende tarihi 11 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölüm Darende’nin siyasi tarihine ayrılmış ve siyasi tarihin gelişimi bir kronoloji içerisinde verilmiştir. Darende’nin siyasi tarihi, bir bakıma bölgeye hükmeden devletler arasındaki ilişkiler ve bölge tarihidir.

Elde edilen bilgi ve bulgulara göre Darende bölgenin bilinen ilk sahipleri Hurriler, Hattiler gibi Hitit kavimleri idi. Daha sonra bölge, Urartular, Asurlular, Medler, Ahamanişler (Pers), Makedonyalılar, Romalılar gibi kavim ve devletlerin idaresine girdi. Bizanslılar devrinde Melitene(Malatya) şehri ve civarı, Sasaniler’in saldırılarına karşı Bizans’ın direnme sınırında bulunmakta idi. Bu dönemlerde Darende’nin talihi, Malatya ya da Divriği’nin tarihi seyri ile benzerlik göstermekteydi. Bu çağlarda Darende şehri, Kapadokya’nın önemli site(şehir)lerinden biriydi.

Hazret-i Ömer devrinden başlamak üzere Darende’ye ve daha ileri bölgelere İslam orduları tarafından yaz seferleri düzenlenmiş, fakat seferlerin çoğu bu şehirlerin fethedilmesi ile neticelenmemişti. Ancak Mesleme bin Abdulmelik bin Mervan ve kardeşi Abdullah, Darende çevresini fetheden ilk Müslüman komutan oldu. Emeviler’in fethinden sonra bölgedeki nüfuz mücadelesi devam etti. Bölge, Emeviler, Abbasiler, Bizans, Selçuklular, Moğollar, Memluklar, Türk beylikleri ve son olarak da Osmanlılar’ın hakimiyetine girdi.

İkinci bölümde Memluklardan Osmanlıların sonuna kadar Darende ve çevresinin idari yapısı, idari taksimatı ve idarecileri hakkında değerlendirmeler yapılmıştır. Memluklar devrinde Darende, niyabet adı verilen idari yapılanma dahilinde Halep Naibüssaltanalığı’na (genel valiliği, eyaleti) bağlı ikinci derecede bir niyabet merkezi idi. Osmanlı idaresinde kısmen önemini yitirmiştir. İlk zamanlar Vilayet-i Arab’a bağlı olmasına karşılık, sonra Sivas vilayetinin Divriği sancağına bağlı bir kaza merkezi olarak kalmıştır.

Memluklar ve Osmanlılar devri Darende niyabeti ya da kazasının mülki, kazai ve askeri görevlileri hakkında bu bölümde bilgi bulabilirsiniz. Hususan Darende’de bulunan sipahiler ve voyvodaların çıkardıkları huzursuzluklar, kadı, naib, müftü, nakibüleşraf, dizdar, kale kethüdası, serdar vb. görevlilerinin sayıları, isimleri, tımarları, faaliyetleri vb. durumları hakkında önemli kayıtlar mevcuttur.

Üçüncü bölümde şehrin fiziki yapısı incelenmiştir. Tarihi çerçevede kalmak üzere şehrin fiziki durumu, mahallelerin kadim dönemlerdeki konumu ve büyüklüğü, kale, çarşı ve yollar hakkında bilgi verilmiştir.

Dördüncü bölümde şehrin demografik yapısı incelenmiştir. Şehir merkezi, bağlı nahiye ve köylerin 16. yüzyıldan Osmanlı’nın son dönemine kadar sahip olduğu nüfus detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Şehir merkezi ve nahiye ve köyler ayrı ayrı incelenmiştir.

Beşinci bölümde bölgede bulunan aşiretler incelenmiştir. Tohma, Maraş ya da Sivas tarafından gelerek Darende çevresine yerleşen Türkmen aşiretlerinin bölgedeki rolleri değerlendirilmiştir. Bu aşiretlerin bir çoğunun aile ya da cemaat adlarını kaybetmeden varlıklarını sürdürdükleri tespit edilmiştir.

Şehrin sosyo-ekonomik tarihinin ele alındığı altıncı bölümde, Osmanlılar döneminde şehrin sahip olduğu iktisadi imkanları, ekonomik faaliyetleri, vergi düzeni ve devletin Darende’den sağladığı vergi miktarı, uygulanan toprak sistemi, Darende’nin uygulamada dahil olduğu Divriği kanunnameleri, has, zeamet ve tımarları, zirai işletmelerin büyüklüğü, 19. yüzyılda temettuat sayımlarının ortaya koyduğu ekonomik performans, tarım, sanayi, hizmet sektörünün 16. yüzyıldan 20. yüzyıla gelinceye kadar ki 400 yıllık süre içerisinde Darende’de durumu ele alınmıştır.

Yedinci bölümde Darende’de yaşayan gayrimüslimler incelenmiştir. Darende zimmîleri diğer ahali gibi hayatlarını sürdürmüşler, dini ve ticari faaliyetlerinde tamamen serbest bir şekilde hareket etmişlerdir. Yapılan tespitlere göre, Darende şehir nüfusunun yaklaşık olarak % 9-10’u zımmilere tekabül etmekteydi. Gayrimüslim bulunan köylerin sayısı bir kaçı geçmemekteydi. Ermeniler, Fransız inkılâbının ateşlediği milliyetçilik fikriyle Darende de bir takım faaliyetlere girişmişler, bu amaçla silah yığınakları oluşturmuşlardı. Darende bölgesi İngilizler ve Amerikalılar’ın misyonerlik çalışmalarına da dahil edilmişti.

Sekizinci bölümde vakıflar incelenmiştir. Darende, vakıflar sayesinde özellikle Osmanlılar döneminde bir vakıf kent görümü kazanmıştır. Bu bölüm vakıfların sosyal ve ekonomik hayatta yeri, hayri müesseseler ile bunlara bağlı vakıf işletmeleri ve aile vakıfları olmak üzere üç ana başlıkta ele alınmış, aile vakıflarından 11 vakıf hakkında malumat verilmiştir.

Dokuzuncu bölümde Darende’de bulunan dini, sosyal, ticari ve resmi yapılar hakkında geniş inceleme yapılmış, tespit edilebildiği kadarı ile günümüze kadar intikal eden veya etmeyen bütün tesisler ele alınmıştır. Şehrin tarihi yapıları bir tasnife tabi tutulmuş, camiler, mescidler, zaviyeler, hanlar, hamamlar, çeşmeler, köprüler, medreseler, kütüphaneler, debbağhane ve boyahaneler, değirmenler incelenmiştir. Bu yapılar ile alakalı vakıflar varsa bunların detaylarına inilmiştir. Bu bölümde 40 cami ve mescid, 18 medrese, mektep ve kütüphane, 2 kilise, 7 tekye ve zaviye, 4 hamam, 7 çeşme, 4 köprü, biri gayrimüslim olmak üzere 7 mezarlık, 5 han, 2 bedesten, 8 boyahane, 5 değirmen, 7 kale incelenmiş, hükümet konağı, jandarma dairesi, rüştiye mektebi hakkında izahat verilmiştir.

Onuncu bölüm Cumhuriyet dönemine ayrılmıştır. Cumhuriyet döneminde Darende’nin idari yapısı ve idari taksimatı, bağlı bulunan köy, nahiye ve bucak sayısı; kaymakam ve belediye başkanları; nüfus yapısının niceliği ve niteliği; eğitim, sağlık, bayındırlık, din hizmetleri; göçler; iktisadi yapı bağlamında tarım, ticaret, sanayi ve hizmet sektörlerinin Darende’de Cumhuriyet döneminde durumu; ulaşım ağı; turizm imkanları, turistik eserler,; Darende’de saygınlığı olan kişiler, türbeler; kültürel unsurlar içinde esansçılık, seyyar kitapçılık, çerçicilik, cenk okuma geleneği; Darende’de konuşulan gizli dil yani Zengice; halk arasında kullanılan deyimler, atasözleri, darbımeseller, öğütler, dualar, beddualar, çocuk oyunları; Darende efsaneleri, ninniler, tekerlemeler, Darende mutfağı, düğün adetleri ve bir çok konu ayrıntılı bir şekilde incelenmiştir.

Osmanlı ve Cumhuriyet döneminde Darende’de yetişen devlet adamları, alimler, şairler, mutasavvıflar,siyaset ve iş adamlarının ele alındığı on birinci bölümde biyografilere yer verilmiştir. Bu bölümde, Taceddin Veli, Somuncu Baba, Abdurrahman Erzincanî, Balaban Bey, Ömer Şem’i Efendi, Cebecizade Mehmet Paşa, İzzet Mehmet Paşa, Fethullah Musulî, Darende tarihçisi Hanefi Hoca, Osman Hulusi Efendi gibi Darendeli dikkate değer şahsiyetler ile alakalı bilgiler sunulmuş, eserleri ve hayat hikayeleri detayıyla verilmiştir.

Ekler kısmında Darende tarihçisi Hanefi Hoca’nın 18 Rebiülevvel 1328/30 Mart 1910’da Şûrâ-yı Devlet Riyâseti’ne sunduğu ve ilk defa kamu oyuna ve bilim alemine takdim ettiğimiz bir raporu verilmiştir. On bir başlık, yirmi üç maddeden oluşan bu raporunda Hanifi Hoca, kısaca Darende’nin ziraat, ticaret, sanayi, maden, ithalat, ihracat, medreseler, maarif, şose ve telgraf, evkaf, su kanalları, mülki taksimat ve tarihi durumu hakkında tek tek izahat yaparak kazanın sancak olmaya liyakatı olduğunu anlatmıştır.

İkinci ek kısmında 1548 tahriri kaynak alınarak uzun bir tablo verilmiştir. Bu tablo, bölgenin Türk unsurunun kahir bir ekseriyete sahip olmasından dolayı, coğrafi isimlerin 16. yüzyılda Türkçe adlar taşıdığı gerçeğini ortaya koymaktadır.


En son Admin tarafından Salı Ağus. 11, 2009 1:10 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
yorumcu44
yorumcu44
Admin

Mesaj Sayısı : 305
Tecrübe Puanı : 706
Kayıt tarihi : 14/04/09
Yaş : 60

http://www.malatyasonhavadis.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Darende Tarihi ve Darende Temettuat Defterleri Külliyatı Empty ...Devamı

Mesaj tarafından yorumcu44 Salı Ağus. 11, 2009 1:09 am

II- DARENDE TEMETTUAT DEFTERLERİ

1839 yılında Tanzimat’ın ilanını müteakip, 1840’lı yıllarda Osmanlı coğrafyasının önemli bir kısmında Temettuat sayımları yapılmıştır. Son zamanlarda araştırmacılara sunulan Temettuat Defterleri, gerek toplumsal tarih araştırmaları açısından gerekse devletin taşrada idarî üniteleri olan kazaların sosyal ve iktisadî yapıları hakkında yapılacak tahlilî çalışmalar için önemli veriler sunmaktadır.

Söz konusu kaynaklar, bir çok yanı ile tapu kayıtlarından daha detaylı bilgiler ihtiva etmekle beraber, klasik döneme ait tahrir defterlerinin pek çok hususiyetini taşımaktadırlar. Gelir kaynakları hakkında verdikleri detaylı bilgilerle gelir kaynağı-yıllık gelir ve gelir-vergi dengesi, oranları vb. yapıları tesbit etme imkanını tanıma açısından da tahrir defterlerinden üstünlüğü söz konusudur. Bu bakımdan 19. yüzyıl bazında bölge çalışmaları ve diğer alanlardaki araştırmalar için önem arz etmektedirler.

Darende temettuat sayımlarını kapsayan tarihi dokümanlar, 1844 tarihlidir. Söz konusu dokümanlar üzerinde yapılan araştırmalar sonucu, on dokuzuncu yüzyılda vasat bir Anadolu kenti hususiyetlerini taşıyan Darende’nin sosyo-ekonomik profili çıkarılmıştır. İncelemeler sonucu, iki ciltlik Darende Temettuat Defterleri hazırlanmıştır.

Eserde, temettuat tahrirleri konusunda verilen detaylı bilgiden sonra şehrin siyasi tarihi hakkında bir tarihçe verilmiş ve on altıncı yüzyıldan başlayarak Cumhuriyet dönemi de dahil olmak üzere Darende’nin farklı dönemlerde taşıdığı demografik özellikler belirlenmeye çalışılmış ve nüfusun gelişim çizgisi üzerinde durulmuştur. Ekonomik yapıyı tarihi gelişimi içerisinde genel bir değerlendirmeye tâbi tuttuktan sonra Temettuat Defterleri’ndeki verilere dayanarak gelir kaynakları üzerinde durulmuş ve gelir kaynaklarının kent-kırsal alan mukayeseleri yapılmış ve bu arada ağırlıklı olarak ziraî yapı incelenmiştir. Bu bağlamda toplam toprak miktarı, toplam ekili ve nadas alanların miktarı, üretimi yapılan ürünler, ürün çeşidine göre ayrılan toprakların miktarı ve bu ürünlerden sağlanan hasıla toplamı ve dönüm başına verimlilik gibi ayrıntılara girilmiştir. Hayvancılığın kent-köy ekonomisi içerisindeki yeri belirlenmeye çalışılmıştır. Kent ekonomilerinde önemli yeri olan sınaî ve ticarî iş kollarının Darende şehir merkezindeki durumu ve niceliği üzerinde ayrıntılı tahliller yapılmıştır. Yeri geldikçe kırsal alan-şehir, Müslim-gayr-i Müslim dengeleri üzerinde mukayeseler yapılmıştır. Vergi konusunda yapılan incelemelerde, toplam vergi yükü, toplam hasılat içinde vergi yükünün payı ve farklı vergilerin vergi yükü içindeki payı ayrıntılara girilerek verilmiştir. Son olarak köy-şehir genel yapısını yansıtan tahlillerle araştırmaya bütüncül bir çerçeve kazandırılmaya çalışılmıştır.

Bu çalışmada izlenen metot tavsifî (deskrıptif) özellikler taşımaktadır. Zaman zaman yorumlar yapmakla beraber mevcut arşiv kaynaklarını ön plana çıkarma temayülü taşınmıştır. Dolayısıyla çok sayıda tablo ve grafik oluşmuştur.

Darende şehir ve kırsal kesimine ait Temettuat Defterleri aynen yayınlanmıştır. Toplam 39 yerleşim birimine ait defterler Şehir merkezi ve kırsal kesim olarak iki ayrı kısımda neşre hazırlanmıştır. Bu çalışmanın bir eksik tarafı Darende şehir merkezinde Gayrı Müslim mahallesine ait olan deftere ise ulaşılamamış olmasıdır.

Böyle hacimli bir külliyatı Türk milletinin istifadesine sunmaktan büyük bir kıvanç duymaktayız.
Kaynak:Osmanlı Araştırma Vakfı
yorumcu44
yorumcu44
Admin

Mesaj Sayısı : 305
Tecrübe Puanı : 706
Kayıt tarihi : 14/04/09
Yaş : 60

http://www.malatyasonhavadis.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz